Okan Kılıç: Enerjinizi ülkenin daha önemli meselelerine harcayın

Okan Kılıç: Enerjinizi ülkenin daha önemli meselelerine harcayın

Didim'de CHP denilince akla ilk gelen siyasetçilerden olan İş İnsanı Okan Kılıç, bugün yayınladığı mesajda, "Siyasette parti değiştirmek, bugün ilk kez karşılaştığımız bir durum değildir. Anayasal olarak mümkün olsa da, toplum vicdanında etik ve ahlaki açıdan sorgulanan, çoğu zaman da affedilmeyen bir davranış olarak görülür. Çünkü mesele yalnızca parti değiştirmek değil, bunu nasıl ve neden yaptığınızdır" dedi.

Okan Kılıç, şöyle devam etti:

"Cumhuriyet Halk Partisi, sizi genç yaşınızda iki dönem milletvekili, bir dönem il belediye başkanı, üç dönem büyükşehir belediye başkan adayı yaparak toplamda 23 yıl kesintisiz şekilde kamu görevinde bulunmanıza imkân tanımışsa; CHP'yi ve ona gönül vermiş 344 bin seçmeni yarı yolda bırakmanın haklı bir gerekçesinin ne olabileceğini insan ister istemez sorguluyor.

Sadece şahsınız için değil, çevrenizi şekillendirmek, sözünüzden çıkmayacak kadrolar oluşturmak için de bu partinin tüm imkânlarını sonuna kadar kullandığınız; milletvekili, belediye başkanı ve meclis üyesi seçimlerinde belirleyici olduğunuz; parti yönetimlerince yıllarca sınırsız krediyle desteklendiğiniz de bilinen bir gerçektir. Bu kadar açık bir geçmiş varken, bugün yaşananları toplumun hoş karşılamasını beklemeniz makul değildir. Yarattığınız hayal kırıklığının sorumluluğu size aittir. Bu nedenle, insanlara kızmak yerine, trolleriniz üzerinden saldırmak yerine, tercih ettiğiniz yolun sonuçlarıyla yüzleşmeniz daha doğru olacaktır. Çünkü insanlar, kendilerine duydukları güvenin boşa çıkmasından dolayı tepkilidir ve bu çok doğal bir insan refleksidir.

Gelelim, dün yanımızda olup bugün üç kuruşluk çıkar uğruna sağa sola saldıran Don Kişot kılığına bürünmüş bazı kişilere...

İnsanları ticari faaliyetleri üzerinden ima yoluyla tehdit etmek, herkesin bildiği eski tercihler üzerinden bugün yeniymiş gibi algı yaratmaya çalışmak, geleceğe dair uydurma senaryolarla insanları birbirine düşürmeye çalışmak; açık söylemek gerekirse, ucuz ve seviyesiz yöntemlerdir. Bu çizgiyi aşmayın. 

Bugüne kadar geçmişin hatırına sustuk ama yapılanlar kabul edilebilir değildir. Dostça uyarıyorum: bu gidişat, gidişat değildir. Çıkar ve para için onurunuzu daha fazla yıpratmayın; gün gelir, yüzünüze bakacak kimse bulamazsınız.

Partili dostlarıma ve arkadaşlarımaysa ayrı bir sözüm var. 

Her söze cevap vermek zorunda değilsiniz. Kuyuya atılan her taşı çıkarmaya çalışarak enerjinizi boş yere harcamayın. “Reklamın iyisi kötüsü olmaz” derler; toplum vicdanında tükenmiş, hiçbir karşılığı kalmamış, suçluluk psikolojisiyle sağa sola sataşan insanlara cevap vererek onları gereksiz yere gündeme taşımış oluyorsunuz.

O insanlar bir tercih yaptılar; çıkarı, menfaati, parayı seçtiler. İnsanları kullanarak birkaç yılda merdiven basamaklarını üçer beşer çıktılar. Bugün de patronlarını mutlu etmek için yazıyorlar, çiziyorlar, saldırıyorlar. İşleri bu; bunun için oradalar, bunun için seçildiler, bunun için para kazanıyorlar.

Amaçları zaten bizi trollemek, ithamda bulunmak, akıllarınca toplum nezdinde itibar kaybettirmek. Bu oyuna gelmeyin; sık sık cevap vererek onların ekmeğine yağ sürmeyin. Siz cevap vermediğinizde emin olun kimsenin umurunda olmayacaklar.
Enerjinizi ülkenin çok daha önemli meselelerine harcayın."